top of page
  • Yazarın fotoğrafıMurat Kendugan

Gelecekte Hangi Mesleği Seçmeliyim? - Meslek Seçimi



YKS sonuçları açıklandı! Öncelikle hepimize geçmiş olsun. Şimdi Meslek seçimi nasıl yapılır? Gelecekte hangi mesleği seçmeliyim? Önü açık meslekler hangileridir diye sorma zamanı. Sizler için dünyanın önde gelen danışmanlık firması McKinsey ve Türkçe olarak hiç bir yerde bulamayacağınız Dünya Ekonomik Forumu'nun "Yarının Meslekleri -Yeni Ekonomide Fırsat Haritası" isimli raporlarını inceledim. İster tercih yapacak olun, ister kariyer değişikliği düşünün bu video/yazı tam size göre.


Videoma bir beğeni ve yorum bırakarak bana destek olabilirsiniz. Yeni videolardan haberdar olmak için de Abone ol butonuna tıklamanız yeterli :)



Tarımın keşfi ile yerleşik hayata geçtik. Çiftçilik, çömlekçilik, tüccarlık, askerlik gibi meslekler ortaya çıktı. Buharlı motorlarla beraber insan gücü ilk defa makineler bir araya geldi. Verimlilik arttı ve kondüktör, makinist, motor tamirciliği gibi mesleklerle karşılaştık. Bir araba üretiminin başından sonuna her aşamasıyla bir grup insan ilgileniyorken seri üretim modeli denen bir şey çıktı ve mesleki uzmanlıklar oluştu. Bir dükkânı işleten tüccarların yanındaki çıraklar; satış, muhasebe ve işe alım uzmanlarına dönüştü. İnsanlığın gelişimindeki o ince nüansa baktığınızda çalışma hayatını dolayısıyla yaşam tarzımızı etkileyen en önemli dönüm noktaları hep üretimdeki değişimlerle olmuş.


1970’lerden sonra üretim süreçleri daha verimli hale getirmek için birçok deneme yapıldı. Maliyetleri azaltmak için vergi cenneti olarak isimlendirilen üçüncü dünya ülkelerinde üretim tesisleri açıldı ama buralarda uygun iş gücü bulunamadı. Refah düzeyi yüksek ülkelerden gelen insanlarda galiba o ülkelerde yaşamaya pek tahammül edemedi ki bu model yok oldu. Ölçek ekonomisi teorisinden yola çıkılarak büyük daha da büyük fabrikalar kuruldu ama bir yerden sonra süreçler kontrol edilemez hale geldi ve bu modele de devam edilemedi. Bu arada Ölçek ekonomisi bugünkü dünyamızı şekillendiren bir sandviçin 10.500 TL olmasını ya da Yüzüklerin Efendisi'ni 2 film yerine 3 film olarak izlememizi sağlayan çok kritik bir teori. Eğer bu konu da ilgilinizi çekiyorsa aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz.


Ne diyorduk, ölçek ekonomisi modeli de tutmayınca küreselleşme diye bir akım ortaya çıktı. Ülkeler süreçleri paylaştı. Bir ülke teknolojiyi tasarladı, bir ülke üretimi yaptı, bir ülke reklamlarını yaptı, bir ülke tüm teslimatını yaptı, geriye kalanlarsa hani bana hani bana dedi. Son zamanlarda Çin gibi ekonomilerin inanılmaz zenginleşmesi ve Salgının üretim süreçlerine etkisi ile bu modelde çatlamaya başladı. Biz üretimle ilgilenirken garajlarında çalışan birkaç kişi çıktı ve dedi ki bakın bu bilgisayar, bu internet, buradan alışveriş yapabilirsiniz, dizi-film izleyebilirsiniz, ders çalışabilirsiniz. Ben de sizinle ilgili bazı bilgileri okumadığınız sözleşmelerle onayınızı alarak hem reklam geliri elde ederim hem de yeri işlerim için bu bilgileri kaynak olarak kullanırım dedi. Kimse itiraz etmedi ve yeni teknolojiler tasarlandı. Bu tasarımlardan bir tanesi de Google Duplex isimli yapay zeka asistanı oldu. Bu öyle bir program ki, telefonda sesini duysanız bir insandan ayıramazsınız. İnanmıyorsanız bir kuaför randevusunu nasıl ayarladığına birlikte göz atalım.



Her şey büyük hantal makinaların fabrikalardaki tekrar eden sıkıcı işleri yapması ile başladı. Öğrendikçe geliştiler ve bugün sürücüsüz araçlar, insansız fabrikalar ve borsada işlem yapan yapay zeka tabanlı yazılımlar ortaya çıktı. Gerçekten teknolojiye yenildik mi? Robotlar bizden kat be kat daha iyi mi iş çıkartıyor? Bu sorunun cevabını merak eden TechCrunch 2017 yılında 7 bölümlük “Judah vs The Machine” isimli bir seri yayınlayarak robotlarla bir insanı karşılaştırdı..



Sonuç 4’e 3 oldu ve insanlık kazandı… Oley... ama aradan 3 yıl geçti, bu videoyu hazırladığım yıl üniversiteye giren biri mezun olana kadar bir 4-5 yıl daha geçecek. 8 sene sonra yine 4’e 3 kazanabilecek miyiz? Hmm… 20-30 bin yılda geldiğimiz noktaya 20-30 yılda gelen makineleri görünce bu konudan biraz şüpheliyim.


Aynı şüpheleri her yıl ünlü iş adamlarının katıldığı konferanslar organize eden Dünya Ekonomik Forumu ve ülkelere, dünyanın en büyük firmalarına yönetim danışmanlığı sunan McKinsey de taşımış olacak ki 2025 ve 2030’da bizi nasıl bir iş dünyası bekliyor, Bu dünyada nasıl hayatta kalabiliriz ve bugünden kendimizi nasıl geliştirebiliriz diye çok önemli ve çok geniş kapsamlı araştırmalar yapılmış.



McKinsey’nin “İşimizin Geleceği” isimli raporunun Türkiye ekindeki bir hesaplamaya göre 2030 yılında ülkemizdeki çalışan sayısı 10 yıllık süre içerisinde 5 milyon artarak 33 milyon olacak. Her yıl üniversitelerden ortalama 800 bin kişinin mezun olduğunu düşünürsek 5 milyon işe karşılık 8 milyon mezun ile ciddi bir iş açığı ile karşılaşma ihtimalimiz var.


Ancak, optimizasyon süreçleri doğru yönetilirse bu beraberinde 3 milyon ilave iş olanağı da getirecek ve yeni mezunların çalışabileceği yeni meslekler doğacak. Demem o ki, robotlar mesleğimizi elimizden alacak diye umutsuzluğa kapılmayın. Değişime doğru şekilde adapte olun ve teknoloji ile güçlenin.

Doğru adaptasyon için 2030 yılına kadar iş hayatında ön plana çıkacak yeteneklere bakalım. Teknolojik yetkinliklere olan ihtiyacın %63, sosyal yeteneklere olan ihtiyacın %22 ve yaratıcılık, analitik düşünme becerisi gibi bilişsel yeteneklere olan ihtiyaç ise %7 artacak gibi görünüyor.


Dünya Ekonomik Forumu’nun Yarının Meslekleri, Yeni Ekonomideki Fırsatların Haritası araştırması geleceğin mesleklerini 7 ana grupta incelemiş ve üniversite başlamadan önce keşke bilseydim dediğim harika öngörülerde bulunuyor. Çalışmaya geçmeden önce kanalımızı desteklemek ve şirkete katılmak için videoya gidip abone ol butonuna tıklarsanız çok sevinirim. Kanalımızın büyümesi ve içerik üretmeye devam edebilmem için sizlerin yorumları, beğenileri ve abonelikleri çok önemli.


Rapor meslekleri yukarıdaki gibi 7 ana grupta inceliyor.


Şaşırmayacağımız şekilde, önümüzdeki 2 yıl boyunca %58 artış ile en büyük ihtiyaç “Veri ve Yapay Zeka” alanındaki pozisyonlarda olacağı ön görülüyor. Bu meslek grubuna Yapay zeka uzmanlığı, Data Scientist yani Veri Bilimci, Tüketici Davranışları Araştırmacısı, İş Zekası Uzmanı gibi unvanlar dahil. Bu grupta en çok ihtiyaç duyulan yetenekler ise Veri Bilimi, Veri Depolama Teknolojileri ve Yazılım araçları olarak görünüyor. Ayrıca Yönetim Danışmanlığı yani işletme yeteneklerine de sahip olmaları gerektiğinden söz ediliyor.


İkinci alanımız “Yeşil Ekonomi” olarak adlandırılıyor ve %56 artış ile en çok büyüyecek 2. meslek grubunu oluşturuyor. Büyüyecek ama şuan “Yeşil ekonomi” olarak isimlendirilen meslek gruplarının “Veri ve Yapay Zeka” alanından 8.5 kat daha küçük bir iş alanının olduğunu da söylemem gerekiyor. Bu nedenle tercih ederken gerçekten gönül verdiğiniz bir konu olduğundan emin olmanızı tavsiye ederim.


Bu meslek grubuna Rüzgar, Metan, Güneş ve Su gibi yenilenebilir enerji teknisyenliği ve uzmanlıkları giriyor. Dijital Pazarlama, Rüzgar Türbinleri, İş Sağlığı ve Güvenliği, Elektrik ve elektronik, Güneş Enerji Panelleri gibi teknik ve pazarlama konularında bu alanda çalışmak isteyenlerin kendilerini geliştirmeleri öneriliyor.


Mühendislik ve Bulut/Cloud Programlama alanının %52 büyüyeceği tahmin ediliyor. Phyton Geliştiricisi, Full Stack Mühendis, Javascript Geliştiricisi, Backend ve Frontend geliştiricisi gibi kodlama ağırlıklı meslekler burada yer alıyor. Tahmin ettiğiniz gibi en çok ihtiyaç duyulan yetenekler de geliştirme araçları, web platformları, yazılım geliştirme süreç yönetimi, işletme yönetimi, çalışan öğrenme ve gelişimi gibi konuları görüyoruz.


Satış, Pazarlama ve İçerik grubu için öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Satış ve pazarlama aynı şey değil arkadaşlar. Pazarlama bir şirketin ya da ürünün kim için hangi amaçla tasarlandığını belirlerken, satış bu ürünü kim alabilir diye düşünerek potansiyel müşterilere ulaşır. Birbirleriyle her zaman iç içe çalışan 2 farklı bölümdür Pazarlama ve Satış. Bu alanın da %44 büyüyeceği söylenmiş.


İçerik üreticiliği, Büyüme Uzmanları, Sosyal Medya yöneticileri, Ticari satış temsilcileri, E-ticaret uzmanları, Dijital Pazarlama, İş geliştirme gibi meslekler bu grupta yer alıyor. Dijital Pazarlama terimleri, işletme yönetimi, reklamcılık, ürün pazarlama, video, grafik tasarımı, liderlik ve yazılı iletişim beceriler bu meslekler için oldukça önemli bir hale geliyor.


Ürün Yönetimi alanında %38’lik artış olacağı düşünülüyor. Bu alanda biraz dar bir meslek grubu ve benim şuan içerisinde yer aldığım bir meslek grubu. Temelde yazılımcılar ile şirket içi ve şirket dışı müşteriler arasındaki bağlantıyı kuran bir iş olarak düşünebilirsiniz. Ürün Sahibi (Product Owner), Dijital Ürün Yöneticisi, Yazılım Kalite ve Kontrolcüsü ile Agile Koç ve Scrum Master (Bu kişiler bir yazılım yapılırken daha verimli çalışılmasını sağlayan planlamacılar olarak aklınızda kalabilir). Bu alanda çalışmak isterseniz geliştirmeniz gereken yetenekler; Yazılım Test süreçleri, Yazılım araçları, proje yönetimi, işletme yönetimi, üretim operasyonları, dijital terimler ve liderlik gibi yetenekler.


%35 ile büyüyen ve en büyük hacme sahip meslek gruplarından bir tanesi de “İlgi Ekonomisi” olarak isimlendiriliyor. Bu gruba Tıbbi İçerik Tercümanlığı, Fizik Tedavi Uzmanı, Radyoloji Teknisyeni, Atlet Antrenörlüğü, Veterinerlik, Beden Eğitimi, Doktor ve yaşlı bakımı gibi meslekler yer alıyor. Buradaki en kritik ihtiyaçsa çalışanların alanları ile ilgili edinecekleri uzmanlık olarak görünüyor.


%23 artış ile “İnsan ve Kültür” grubundaki meslekler yer alıyor. Burada da ilk sırada IT İşe Alımcı, İnsan Kaynakları İş Ortağı, Yetenek Uzmanı gibi roller ön planda. Burada en çok ihtiyaç duyulan yetenek işe alım konusunda çalıştığınız sektörün dinamiklerine göre uzmanlaşmak. Bununla beraber işletme yönetimi, çalışan eğitim ve gelişimi, liderlik, dijital terimler, proje ve insan yönetimi, bordro ve özlük işleri ile yabancı diller önemli birer yetenek olarak görünüyor.


Burada bahsettiğimiz mesleklere gelecekte talebin daha da artacağı ön görülüyor. Ancak, bu demek değil ki bahsetmediklerimiz yok olacak. Onlar da bugünkü iş yapışlarını teknolojiye adapte ederek ve değişime uyum sağlayarak hayatlarına devam edecek. Bunun için değişime açık olmak ve kendini tanımak çok önemli. 18-19 yaşında kimse sizden kendinizi tanımanızı beklemiyor. Ben 28 yaşındayım ve hala kendi kariyerimle ilgili yeni şeyler keşfediyorum. İçinde bulunduğumuz dönemde en önemli şey doğru konu üzerine çalışmaktan geçiyor. Eğer isterseniz bir sonraki videolarımızdan birinde bir Japon öğretisi olan ve kendini keşfetme konusunda en çok anlatılan tekniklerden biri olan İKİGAİ üzerine konuşabiliriz. Eğer bu alanda bir video istiyorsanız yorum bırakmanız yeterli.


Son olarak şunu bilmenizi isterim ki, ManPower 2018 Yetenek Açığı Raporu’na göre dünyadaki işverenler 2007’den beri görülen en yüksek yetenek açığıyla karşı karşıya ve dünya genelinde her 100 işverenden 45’i yetenekli iş gücü bulmakta zorlandığını belirtiyor. Türkiye’de ise bu oran %66 ve dünya genelinde yetenek açığı sıralamasında 6. Sırada. Türkiye’deki yetenek açığının ilk 2 nedeni adayların deneyim eksikliği (yüzde 31) ve adayların teknik yetenek eksiklikleri (yüzde 20) olduğu belirtiliyor.

Şöyle açıklayayım, Türkiye’de evet işsizlik var ama yetenekli insanlara da büyük ihtiyaç var. Eğer üniversite dönemi boyunca deneyim eksikliğinizi giderir, bugün konuştuğumuz yetenekleri geliştirirseniz bir iş görüşmesine çağrıldığınızda reddedilme ihtimalinizi %51 azaltmış olursunuz.


Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim. Yeni videolar her Pazar sabah saat 9.30’da Barış Özcan videolarının hemen arkasından yayınlanmaya devam edecek. Tabii beraberinde blog yazılarımız da gelecek. Beni desteklemek için kanalıma abone olup, videolarıma yorum ve beğeni bırakabilirsiniz. Kanalıma abone olmak için buraya tıklayabilirsiniz.


Sevgili ŞİRKET! Tekrar görüşene dek, kendinize çok iyi bakın. Hoşça Kalın!

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page